ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Gezinmeniz için lütfen üye olunuz

Değerli arpaçlı hemşerilerim
uzun zamandır siteyle ilgilenemiyorum
sizlerin daha iyi vakit geçirmeniz için
içerik koyacağım
tabiki sizlerinde katkısı olması gerekmektedir

Paylaşım herzamandoslukları pekiştirir
lütfen elinizde bulunan RESİM VİDEO VE DİĞER BİLGİLERİ
burada paylaşırsanız sevinirim
sağlıcakla kalın
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "pub-3360664947790377";
/* 728x15, oluşturulma 04.11.2009 */
google_ad_slot = "0825449620";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
//-->
</script>
<script type="text/javascript"
src="http://pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script>
mail: artx66@gmail.com

Join the forum, it's quick and easy

ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Gezinmeniz için lütfen üye olunuz

Değerli arpaçlı hemşerilerim
uzun zamandır siteyle ilgilenemiyorum
sizlerin daha iyi vakit geçirmeniz için
içerik koyacağım
tabiki sizlerinde katkısı olması gerekmektedir

Paylaşım herzamandoslukları pekiştirir
lütfen elinizde bulunan RESİM VİDEO VE DİĞER BİLGİLERİ
burada paylaşırsanız sevinirim
sağlıcakla kalın
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "pub-3360664947790377";
/* 728x15, oluşturulma 04.11.2009 */
google_ad_slot = "0825449620";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
//-->
</script>
<script type="text/javascript"
src="http://pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script>
mail: artx66@gmail.com
ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Similar topics
    En son konular
    » tıkla
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ekim 03, 2010 9:53 pm tarafından bayart

    » HÜNER MOBİLYA 0530 874 48 66
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Mart 14, 2010 12:17 am tarafından lütfü

    » HÜNER MOBİLYA
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Mart 14, 2010 12:06 am tarafından lütfü

    » HÜNER MOBİLYA
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyC.tesi Mart 13, 2010 11:42 pm tarafından lütfü

    » BİLGİSAYAR KULLANIM ALANLARI
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:14 am tarafından bayart

    » BİLİM Ve İNSAN
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:09 am tarafından bayart

    » ilk yardım
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:08 am tarafından bayart

    » SU OLMASAYDI
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:07 am tarafından bayart

    » TELEFON UN İCADI
    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:06 am tarafından bayart

    SONDAKİKA HABERLERİ
    REKLAM VEREBİLİRSİNİZ
    HABERLER
    ARPAÇ KÖYÜ VİDEOSU
    ECDADIMIZ

    DUYURU PANOMUZ



    lütfen arpaç köyüne aitresim videolar ekleyin köye gidemeyenlerhiç olmazsa hasret giderir


    ----------


    sitemize hoş geldiniz


    ----------


    lütfen dernekle ilgili düşüncelerinizi yazın


    ----------

    BAYART


    Anket

    ******'ün Bilime Verdiği Önem

    Aşağa gitmek

    Atatürk'ün Bilime Verdiği Önem Empty ******'ün Bilime Verdiği Önem

    Mesaj tarafından bayart Çarş. Şub. 11, 2009 7:06 pm

    9/12/2008 - ATATÜRK'ÜN BİLİME VERDİĞİ ÖNEM




    ******'ün Bilime Verdiği Önem:

    ******
    ün önem verdiği ve savunduğu kavramların hayatımızla olan uyumunu,
    hemen her alanda görmek mümkündür. ****** ün bilim konusuna yaklaşımı,
    bunun bir başka örneğidir. ******, "İlim ve fen nerede ise oradan
    alacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için
    kayıt ve şart yoktur" derken, konuya olan ilgisini ön plana
    çıkartmaktadır.

    Türk Milleti, gerçek karakterine ters düşen,
    cahillikten ve geri kalmışlıktan kurtulmak için, Ulu Önder Mustafa
    Kemal ****** ün göstermiş olduğu çağdaş uygarlık yolunda ilerlemeli;
    hedeflerine ulaşmak için bir an önce harekete geçmelidir. Bu hedeflere
    ulaşmak için gereken herşey yapılmalıdır. Türk Milletinin üstün
    karakteri bunu yapacak güçtedir. ****** ün bilime verdiği önem de,
    Türk Milletini bu hedefe ulaştıracak yollardan biri olduğu düşünülerek
    değerlendirilmelidir.

    ******; bilim ve fen hakkındaki görüş ve düşüncelerini şöyle ifade etmektedir:

    "
    Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en gerçek
    yol göstericisi ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici
    aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve
    fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve
    ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır. Bin, iki bin, binlerce yıl
    önceki ilim ve fen lisanının koyduğu kuralları, şu kadar bin yıl sonra
    bugün aynen uygulamaya kalkışmak elbette ilim ve fennin içinde bulunmak
    değildir.Gözlerimizi kapayıp tek başımıza yaşadığımızı düşünemeyiz.
    Memleketimizi bir çember içine alıp dünya ile alakasız yaşayamayız...
    Aksine yükselmiş, ilerlemiş, medeni bir millet olarak medeniyet
    düzeyinin üzerinde yaşayacağız.

    Hiçbir tutarlı kanıta dayanmayan
    birtakım geleneklerin, inanışların korunmasında ısrar eden milletlerin
    ilerlemesi çok güç olur; belki de hiç olmaz. İlerlemede geleneklerin
    kayıt ve şartlarını aşamayan milletler, hayatı akla ve gerçeklere uygun
    olarak göremez. Hayat felsefesini geniş bir açıdan gören milletlerin
    egemenliği ve boyunduruğu altına girmeye mahkumdur.

    Başarılı
    olmak için aydın sınıf ve halkın zihniyet ve hedefi arasında doğal bir
    uyum sağlamak lazımdır. Yani aydın sınıfın halka telkin edeceği
    idealler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalıdır. Halka yaklaşmak
    ve halkla kaynaşmak daha çok aydınlara yöneltilen bir vazifedir.
    Gençlerimiz ve aydınlarımız niçin yürüdüklerini ve ne yapacaklarını
    önce kendi beyinlerinde iyice kararlaştırmalı, onları halk tarafından
    iyice benimsenip kabul edilebilecek bir hale getirmeli, onları ancak
    ondan sonra ortaya atmalıdır.

    İlerlemek yolunda yapılacak her
    önemli teşebbüsün, kendine göre önemli sakıncaları vardır. Bu
    sakıncaların en az dereceye indirilmesi için tedbir ve teşebbüslerde
    hata yapmamak lazımdır.İnsanların hayatına, faaliyetine egemen olan
    kuvvet, yaratma ve icad yeteneğidir. Manevi kuvvet ise özellikle ilim
    ve iman ile yüksek bir şekilde gelişir. Her işin esas hedefine kısa ve
    kestirme yoldan varmak arzu edilmekle beraber, yolun kabul edilebilir,
    mantıki ve özellikle ilmi olması şarttır.

    Her yeni yetişen
    kendinden eskisini beğenmeyecek kadar yükselirse, ancak o zaman gelecek
    nesiller birbirinden kademe kademe yüksek seviyede bir yükselme grafiği
    meydana getirebilir ki, insanlığın ilerlemesinin amacı da budur. Bir
    millet için mutluluk olan bir şey diğer millet için felaket olabilir.
    Aynı sebep ve şartlar birini mutlu ettiği halde diğerini mutsuz
    edebilir. Onun için bu millete gideceği yolu gösterirken dünyanın her
    türlü ilminden, buluşlarından, ilerlemelerinden istifade edelim, ancak
    unutmayalım ki, asıl temeli kendi içimizden çıkarmak mecburiyetindeyiz.
    Milletimizin tarihini, ruhunu, geleceklerini gerçek, sağlam, dürüst bir
    görüşle görmeliyiz. Taassup cahilliğe dayanır. Bundan dolayı taassubu
    olan cahildir. İlim mutlaka cahilliği yener, o halde halkı aydınlatmak
    lazımdır.

    Bu millet ve memleket ilme, irfana çok muhtaç; tahsil
    yapmış, diploma almış gelmiş olanları korumak kadar doğal ve lüzumlu
    bir şey olmaktan başka, parti parti eğitim ve öğretim görmek için ilim
    ve fen almak için Avrupaya, Amerikaya ve her tarafa çocuklarımızı
    göndermeye mecburuz ve göndereceğiz. İlim ve fen ve ihtisas nerede
    varsa, sanat nerede varsa gidip, öğrenmeye mecburuz. Bu nedenle artık
    himaye çok zayıf kalır. Bunun yerine mecburiyet geçerli olur. Hayati
    gerçekleri bilerek, bilmeyenlere de uygun bir yol ile veya zor ile
    anlatarak amacımıza yürüyeceğiz. Bizi o amaca varmaktan alıkoyan iki
    kuvvet vardır. Biri dış düşmanlardır. Bunlar bizi bir sömürge haline
    koymak için ilerlememizi istemeyenlerdir. Fakat çiftçi arkadaşlar,
    muhterem babalar, bizim için bunlardan daha zararlı, daha öldürücü bir
    sınıf daha vardır: O da içimizden çıkması muhtemel olan hainlerdir.
    Aklı eren, memleketini seven, gerçeği gören kimselerden böyle bir
    düşman çıkmaz. İçimizden böyleleri çıkarsa onlar ya aklı ermeyen
    cahiller, ya memleketini sevmeyen kötüler, ya gerçeği görmeyen
    körlerdir. Biz cahil dediğimiz zaman mutlaka okula gitmemiş olanları
    kastetmiyoruz. Kastettiğim ilim, gerçeği bilmektir. Yoksa okumuş
    olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de,
    özellikle sizlerin içinizde görüldüğü gibi, gerçeği gören gerçek
    bilginler çıkar.

    Sanayileşmek, en büyük milli davalarımız
    arasında yer almaktadır. Çalışması ve yaşaması için ekonomik elemanları
    memleketimizde mevcut olan büyük, küçük her çeşit sanayii kuracağız ve
    işleteceğiz. En başta vatan savunması olmak üzere, ürünlerimizi
    değerlendirmek ve en kısa yoldan en ileri ve mutlu Türkiye idealine
    ulaşabilmek için, bu bir zorunluluktur. İtiraf ederim ki, düşmanlarımız
    çok çalışıyor. Biz de onlardan daha çok çalışmaya mecburuz. Çalışmak
    demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre
    bilim, teknik ve her türlü buluşlardan azami derecede yararlanmak
    zorunludur.

    Harp sanayi kuruluşlarımızı, daha çok geliştirme
    ve genişletme için alınan tedbirlere devam edilmeli ve sanayileşme
    çalışmamızda da ordu ihtiyacı ayrıca gözönünde tutulmalıdır. Bütün
    uçaklarımızın ve motörlerinin memleketimizde yapılması ve hava harp
    sanayiimizin de bu esasa göre geliştirilmesi gerekir. Hava
    kuvvetlerinin kazandığı önemi gözönünde tutarak, bu çalışmayı
    planlaştırmak ve bu konuyu layık olduğu önemle milletin görüşünde canlı
    tutmak lazımdır. İlim, tercüme ile olmaz, inceleme ile olur. İlim ve
    özellikle sosyal bilimler dalındaki işlerde ben emir vermem. Bu alanda
    isterim ki, beni bilim adamları aydınlatsınlar. Onun için siz kendi
    ilminize, irfanınıza güveniyorsanız, bana söyleyiniz, sosyal ilimlerin
    güzel (yapıcı) yönlerini gösteriniz, ben takip edeyim.

    Ben,
    manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve
    kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım ilim ve akıldır.
    Benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü
    zorluklar karşısında, belki gayelere tamamen eremediğimizi, fakat asla
    taviz (ödün) vermediğimizi akıl ve ilmi rehber edindiğimizi tasdik
    edeceklerdir. Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların,
    kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir
    dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve
    ilmin gelişimini inkâr etmek olur. Benim Türk milleti için yapmak
    istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni
    benimsemek isteyenler, bu temel mihver (eksen) üzerinde akıl ve ilmin
    rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar."
    ALINTI
    bayart
    bayart
    Admin

    Mesaj Sayısı : 103
    Yaş : 50
    Kayıt tarihi : 13/12/07

    Character sheet
    oyun bölümü: kural

    https://bozok.yetkinforum.com

    Sayfa başına dön Aşağa gitmek

    Sayfa başına dön

    - Similar topics

     
    Bu forumun müsaadesi var:
    Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz