ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Gezinmeniz için lütfen üye olunuz

Değerli arpaçlı hemşerilerim
uzun zamandır siteyle ilgilenemiyorum
sizlerin daha iyi vakit geçirmeniz için
içerik koyacağım
tabiki sizlerinde katkısı olması gerekmektedir

Paylaşım herzamandoslukları pekiştirir
lütfen elinizde bulunan RESİM VİDEO VE DİĞER BİLGİLERİ
burada paylaşırsanız sevinirim
sağlıcakla kalın
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "pub-3360664947790377";
/* 728x15, oluşturulma 04.11.2009 */
google_ad_slot = "0825449620";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
//-->
</script>
<script type="text/javascript"
src="http://pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script>
mail: artx66@gmail.com

Join the forum, it's quick and easy

ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Gezinmeniz için lütfen üye olunuz

Değerli arpaçlı hemşerilerim
uzun zamandır siteyle ilgilenemiyorum
sizlerin daha iyi vakit geçirmeniz için
içerik koyacağım
tabiki sizlerinde katkısı olması gerekmektedir

Paylaşım herzamandoslukları pekiştirir
lütfen elinizde bulunan RESİM VİDEO VE DİĞER BİLGİLERİ
burada paylaşırsanız sevinirim
sağlıcakla kalın
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "pub-3360664947790377";
/* 728x15, oluşturulma 04.11.2009 */
google_ad_slot = "0825449620";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
//-->
</script>
<script type="text/javascript"
src="http://pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script>
mail: artx66@gmail.com
ARPAÇ KÖYÜ SİTESİ bayart
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
En son konular
» tıkla
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ekim 03, 2010 9:53 pm tarafından bayart

» HÜNER MOBİLYA 0530 874 48 66
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Mart 14, 2010 12:17 am tarafından lütfü

» HÜNER MOBİLYA
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Mart 14, 2010 12:06 am tarafından lütfü

» HÜNER MOBİLYA
Karagöz-Hacivat EmptyC.tesi Mart 13, 2010 11:42 pm tarafından lütfü

» BİLGİSAYAR KULLANIM ALANLARI
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:14 am tarafından bayart

» BİLİM Ve İNSAN
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:09 am tarafından bayart

» ilk yardım
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:08 am tarafından bayart

» SU OLMASAYDI
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:07 am tarafından bayart

» TELEFON UN İCADI
Karagöz-Hacivat EmptyPaz Ara. 06, 2009 3:06 am tarafından bayart

SONDAKİKA HABERLERİ
REKLAM VEREBİLİRSİNİZ
HABERLER
ARPAÇ KÖYÜ VİDEOSU
ECDADIMIZ

DUYURU PANOMUZ



lütfen arpaç köyüne aitresim videolar ekleyin köye gidemeyenlerhiç olmazsa hasret giderir


----------


sitemize hoş geldiniz


----------


lütfen dernekle ilgili düşüncelerinizi yazın


----------

BAYART


Anket

Karagöz-Hacivat

Aşağa gitmek

Karagöz-Hacivat Empty Karagöz-Hacivat

Mesaj tarafından bayart Paz Ara. 06, 2009 2:46 am

Karagöz-Hacivat



Türk gölge oyununun tek temsilcisi olarak kabul edilen Karagöz oyununun kökeni konusunda değişik görüşler vardır.


Kimi kaynaklara göre Orta Asya'dan, İran'dan ya da Hindistan'dan batıya göç eden Çingeneler aracılığıyla Anadolu'ya gelmiştir. Bir görüşe göre Bizans, İtalya ya da Yunan kökenlidir. Türkiye'ye Portekiz ya da İspanya'dan göç eden Yahudiler aracılığıyla geldiğini savunanlar da vardır. Ancak bu görüşleri kanıtlayacak yeterli belge yoktur. Oysa Yavuz Sultan Selim döneminin güvenilir kaynaklarından İbni İlyas, gölge oyununun Türkiye'ye XVI.yy.'da Mısır'dan geldiğini ortaya koymuştur. İlk zamanlar Mısır gölge oyununun etkisi altında olan Karagözün, kesin biçimini XVII.yy.'da aldığı ve tiplemelerin de bu dönemde ortaya çıktığı öne sürülmektedir.

KARAGÖZ

Karagöz ve Hacivat'ın gerçek kişiler olduğuna dair halk arasında yaygın bir efsane vardır. Buna göre Karagöz B.Trakya'da yaşayan bir demirci ustasıdır. Orhan Gazi Bursa'yı alınca buraya gelir, Demirtaş Köyü'ne yerleşir. Orhan Gazi'nin emriyle inşa edilmekte olan caminin bağlantı demirlerini yapmakla görevlendirilir. Caminin ustabaşısı Hacı İvaz(Hacivat) ile Karagöz arasında bir süre sonra eğlenceli söyleşmeler başlar. Öteki işçiler işi gücü bırakıp onları izlediklerinden işler yarım kalır. Durumu öğrenen Orhan Bey, Karagöz'ün başını vurdurtur; olanları görüp ürken Hacivat da hacca gitmek üzere yola çıkar, eşkıyalar tarafından öldürülür. Tüm olanlardan pişmanlık duyan Orhan Bey, Şeyh Küşteri adlı birinin Karagöz'le Hacı İvaz arasında geçen söyleşmeleri bildiğini öğrenir. Çağırtıp anlatmasını ister. Şeyh Küşteri de aydınlatılmış bir perdeye yansıttığı görüntülerle Hacı İvaz ve Karagöz arasındaki söyleşmeleri canlandırır. Orhan Bey çok beğenir ve bu oyunun sürdürülmesini ister. Böylece Karagöz oyunu ortaya çıkmış olur. Halk arasında yaygın bir efsane olmasına karşın, yapılan araştırmalar bu efsanede kimi tarih tutarsızlıklarının olduğunu ve gerçekle pek ilintisi olamayacağını ortaya koymuştur.

Karagöz oyunları dört bölümden oluşur: mukaddime (öndeyiş,giriş), muhareve (söyleşme), fasıl (oyunun kendisi) ve bitiş. Oyunun mukaddime denilen bölümünde, ilkin perdeye göstermelik yansıtılır. Göstermelik çoğu kez oyunun içeriğiyle ilintisi olmayan bir görüntüdür (bir dalyan,vakvak ağacı, gemi, denizkızı, kediler, Burak vb.).

Bu görüntü müzik eşliğinde perdeye yansıtılarak izleyicilerin ilgisi oyuna ve perdeye çekilir. Görüntü nareke adı verilen cırtlak bir düdük sesiyle kaldırılır ve tefin tartımına uygun hareketlerle perdeye Hacivat gelir, bir semai okur. Bunu kimi kez, bir ara semaisi izler. Ardından ''Of hay Hak'' diyerek perde gazeline başlar. Bu gazel, öndeyiş bölümünün en önemli öğesidir. Bunda Karagöz perdesinin bir öğrenek yeri olduğu, felsefi ve tasavvufi anlamı, kurucusunun Şeyh Küşteri olduğu belirtilir. Padişaha övgü ve yakarışın yanısıra tasavvuf konularına da değinilir. Bundan sonra Hacivat, uyaklı bir anlatımla konuşur ve bir beyit okur, kendisine kafa dengi bir arkadaş aradığını ve bu arkadaşta aradığı özellikleri ağdalı bir dille belirtir. Kimi kez yeniden bir beyit okuduktan sonra perdeye Karagöz indirilir. İkisi dövüşmeye başlar, Hacivat kaçar, Karagöz yere uzanıp ona veriştirmeye başlar. Ardından bir tekerleme söyler. Bu tekerleme genellikle aynı harfle başlayan çeşitli sözcüklerin belli bir mantık bağı olmadan art arda sıralanması biçimindedir (Esasen ''Kara kaşla kara gözlümdür sebep'' şarkısı karalığından neş'et ettiği için kasımın fırtınasına karışan kaz yavruları karmakarışık olup karabiber havanına girdikleri için kaşık altı oldular). Bundan sonra, muhavere bölümüne geçilir.

Muhavere genellikle oyunun iki baş kişisi olan Hacivat'la Karagöz arasında geçer. Bazen muhavereye başka kişilerin de katıldığı olur. Bu bölüm salt söze dayanır olay yoktur. Amacı, Karagöz'le Hacivat'ın kişiliklerini, ses, yaradılış, yetişme biçimi ve diğer özelliklerini vurgulayarak yansıtmak ve kişilikleri arasındaki zıtlığı belirginleştirmektir.

Karagöz ve Hacivat

Fasıl bölümü oyunun kendisidir. Burada Hacivat ve Karagöz'ün yanısıra, oyunun öteki kişileri de bir olaylar dizisi içinde yer alır. XVI.yy.'da belirli bir konudan çok hayvanlarla, gemilerle daha çok kopuk sahneler gösterilirken, XVII.yy.'dan başlıyarak fasıl konuları belli bir olaylar dizisine uymaya başlamıştır. Fasıllar çok çeşitlidir. En eski olan ve her Karagöz oynatanın dağarcığında bulunması gerekenlere karı kadim, Meşrutiyet döneminden sonra ortaya çıkanlara nev icat denir.

Bitiş bölümü genellikle çok kısadır. Karagöz oyunun bittiğini belirtir, kusurları için af diler, gelecek oyunu duyurur. Bundan sonra Hacivat'la aralarında kısa bir söyleşme geçer, bu söyleşi oyundan çıkarılacak öğreneği vurgular.

Karagöz figürleri kalın deriden, özellikle deve derisinden yapılır. Bu derinin kullanılabilmesi için birçok işlemden geçmesi gerekir. Renklendirme için eskiden kökboyalar kullanılıyordu, bugün ise bunların yerini çini mürekkebi almıştır. Oynak eklemli olarak yapılan parçalar birbirlerine kiriş, kursak, tel ya da naylon iplik ile bağlanır. Oynatma değneklerinin geçeceği delikler, yuvarlak ikinci bir deri parçası dikilerek derinleştirilir.

Karagöz perdesinin boyutları eskiden 2x2,5 m iken daha sonra 1,10x0,80 m olmuştur. Perdenin çevresi çiçekli bezden, ayna denen yarı saydan bölümü ise mermerşahidendir. Perdenin arkasında ve tabanında perdenin çerçevesine iplerle tutturulmuş peş tahtası denen bir raf bulunur. Buraya perdeyi aydınlatan meşale konur. Meşale çeşitli biçimlerde hazırlanır. Bir çanak içine pamuk ipliğinden yapılmış dört parmak kalınlığında bir fitil konur, zeytinyağı, beziryağı ya da susamyağıyla yakılır. Çok parlamaması için, arada bir, yağın içine bir zincir daldırılır. Perde mumlarla da aydınlatılabilir. Oynatma değnekleri 60cm boyunda ve gürgendendir. Figürdeki deliğine iyice yerleşmesi için ucu ısıtılır ya da erimiş muma batırılır.

Karagöz tek bir sanatçının gösterisidir. Bu kişiye hayali ya da hayalbaz denir. Karagözde müziğin yeri çok önemlidir. Oyun baştan sona müziklidir. Karagöz oynatan kişinin, hem oyunun tekniği ile ilgili işleri, hem müziği, hem de figürleri idare etmesi gerekir. Bu nedenle bazen çırak kullandığı da olur. Bunlara yaptıkları işlere göre sandıkkar, yardak, dayrezen gibi adlar verilir.

Karagöz oyunlarında bilinen tiplemelerin XVII.yy.'da ortaya çıkmaya başladığı öne sürülmektedir. Karagöz oyunlarındaki kişilerin en önemli özelliği, değişik tiplerden seçilmiş olmalarıdır. Bunlar durağan, değişmez kişilikleri simgelerler. İstemlerini kullanma güçleri yoktur, bu yüzden sürekli kendilerini yinelerler. İlişkilerinde ve davranışlarında değişmezlik sözkonusudur. Belli bir zamana da oturtulmamışlardır. Geçmişleri ve gelecekleri yoktur. Abartılmış kusurlar, özellikler tek kişide toplanmıştır. Dış görünüşleri önemlidir.

XVII.yy.'da kesin biçimini alan Karagöz, kısa sürede en tutulan ve yaygın seyirlik oyunlardan olmuştur. Kaynaklarda XVI.yy.'dan başlayarak sık sık adına rastlanmakla birlikte, hakkında yeterince bilgi verilmemiştir. Karagöz oyunu üzerine bilgilerin çoğu XIX.yy. kaynaklarından edinilmiştir. Araştırmacılar Karagöz oyunlarının nasıl bir halk güldürüsü olduğuna ilişkin çeşitli görüşler öne sürmüşlerdir. Kimisine göre dar bir mahallenin sınırları içine sıkışmış, gerçek dünyayla ilişkisi olmayan; kimine göre felsefi ve tasavvufi; kimine göre de erotik öğelerin ağır bastığı bir halk seyirlik oyunudur. Türkiye'ye gelmiş birçok yabancı, gördükleri Karagözün açık saçık bir oyun olduğu üzerinde durmuşlardır. Thevenot, G.A.Oliver, Gerard de Nerval, Karagöz'ün perdeye erkeklik aygıtı ile çıktığını söyleyen Sevin, Edmond de Amicis. gibi. Nitekim ele geçen bazı kaynaklar, Karagöz oyunlarında siyasal taşlamalara ve güncel olaylara da yer verildiğini açık bir biçimde ortaya koymaktadır. Çeşitli yabancı tanıklar Karagözün siyasal yönüne dokunuyorlar. Bir tanık, Karagözün hoşnutsuz kişilerin sözcüsü olduğu için yasaklandığını, kimi yerlerde sınırlı olarak oynatıldığını söylüyor. Bir başkası Karagöz'de söyleşmelerin yer yer mizahlı, nükteli, yer yer fitneci, ortalığı karıştırıcı olduğunu, sultana bile sataştığını belirtiyor. Oysa temel olan Karagöz'ün açık biçimli bir oyun olması, her olaya, konuya ve amaca uyarlanabilmesidir...

Türk gölge oyununun tek temsilcisi olan Karagöz'ün günümüzde canlılığını koruyamadığı görülmektedir. Çeşitli Karagöz oyunları sahneye, televizyona, baleye uyarlanmış, sergiler açılmış, Karagöz oyunu yarışmaları düzenlenmişse de günümüze değin geleneksel biçimi üzerinde yeterince durulmamıştır.
bayart
bayart
Admin

Mesaj Sayısı : 103
Yaş : 49
Kayıt tarihi : 13/12/07

Character sheet
oyun bölümü: kural

https://bozok.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz